ELAZIĞ AKSARAY ( YIĞINKİ )
AKSARAY MAHLESİNİN TARİHÇESİ
HAZIRLAYAN : ALİ DEMİR Araştırma sahamız olan Aksaray mahallesinin yer aldığı Elazığ şehri, Doğu Anadolu Bölgesinin, Yukarı Fırat Bölümünde bulunmaktadır. Aksaray Mahallesi 1956 yılına kadar bir köy yerleşmesi durumundaydı. Bu tarihte mahalle ve mahalle çevresinde arazisi bulunan bazı eski milletvekilleri arazilerinin rant değerini yükseltmek amacıyla, yöredeki halkla da anlaşarak Çimento Fabrikası’nın Aksaray Mahallesi’nin kuzeydoğusunda kurulmasıyla yerleşmeye mahalle statüsü kazandırmışlardır. 207 hektar alan üzerine kurulu bulunan mahalle nüfusu 1997 yılında 11605 kişidir. Eğitim seviyesinin düşüklüğü, işsizlik, sağlık problemi gibi sorunlar bu nüfusta görülen başlıca sorunlardır. Mahallede görülen olumsuzlukların giderilmesi için yerel yönetimlere ve her kesimden insanlara büyük görev ve sorumluluk düşmektedir. Bu konuda çözümler üretebilmek için çaba gösterilmelidir.-ÇALIŞMA SAHASININ TARİHÇESİ Eski adı Yığınki (Iğınki) olan Aksaray Mahallesi 1834 yılına kadar Harput’a bağlı bir köydür. Yerleşmenin tarihi M.Ö 2000 yıllarına kadar dayanmaktadır. Yerleşmede bulunan bol su kaynakları (Şorşor Deresi, Dipsiz Göl, Kırk Gözeler, Çatal Çeşme, Yamağ Pınarı, Soğuk Su, Ağa Gölü gibi), verimli geniş tarım alanları Aksaray Mahallesini önemli bir yerleşme durumuna getirmiştir. M.Ö. III. ve IV. yüzyıllarında Saburların Harput ve çevresinde yaşadığı bilinmektedir. M.S. 8. yy III. yy’a kadar bölge, Romalıların askeri ve siyasi nüfuzu altında kalmış dana sonra Roma’nın bir parçası olmuştur. Yöreye M.S. VII- X yy ları arasında Hamdanoğulları egemen olmuşlardır(Ünal, M.A., 1989, S: 12-26). 1071-1079 yılları arasında yörede Ermeni Beyliği hüküm sürmüştür. Çubukoğulları devrinde Türkler kitleler halinde Harput ve çevresinde yerleşmeye başlamışlardır. Çubukoğullarından sonra yöreye sırasıyla Artuklular, Moğollar, Dulkadiroğulları, Akkoyunlar, Safevi, Selçuklular ve Osmanlılar egemen olmuşlardır (Ünal, M.A., 1989, s:12-26). 1834 yılından itibaren Harput Şehri ovaya inmeye başladığı zaman, valilik konağının Aksaray’da yapılmasıyla tüm resmi binalar Aksaray’da toplanmaya başlamıştır. Ancak zaman zaman valilik konağında yangın çıkmış, 1856 yılında çıkan yangından sonra valilik konağı tamamen yanmıştır (Aksın, A., 1995, s: 123). 1-AKSARAY MAHALLESİ’NİN GELİŞİM SAFHALARI Yerleşmenin kentleşme hızını, ayrıntılı bir biçimde ortaya koymak amacıyla 10’ar yıllık dönemler halinde altı dönemde incelenmeye çalışılmıştır. Ancak Asıl gelişme 1956 yılında yerleşmeye mahalle statüsünün verilmesiyle sağlanmıştır. 1970 yılından başlayan göçlerin etkisiyle kentleşme daha çok ivme kazanmıştır. Tablo 1 : Aksaray Mahallesinin Dönemlere Göre Gelişme Safhaları (1950-1997) Dönemler Dönemdeki alan miktarı (m2) Dönemin yüzdelik değerleri 1950’ den önceki dönem 293.500 15.9 1950-1960 yıllar arası dönem 363.250 18.5 1960- 1970 yıllar arası dönem 219.750 11.2 1970- 1980 yıllar arası dönem 481.250 24.4 1980-1990 yıllar arası dönem 217.000 21.0 1990-1997yılları arası dönem 191.000 9.7 1 Aksaray Mahallesinin Dönemlere Göre Gelişme Safhaları (1950-1997) Aksaray’ın 1950’den önce yerleşilen alanı 239.500 m2 dir. Bu alanın 127.250 m2’si yerleşmenin merkezi kısmına karşılık gelmektedir. Yerleşmenin ilk önce merkezi kısımda geliştiği gibi doğal çevrenin zenginliği, bu alanda bulunan bol su kaynakları ve verimli tarım alanları etkili olmuştur. 1934 yılında 166.500 m2’lik alan Devlet Demir Yolları kurumunca istimlak edilmiştir. 1950-60 dönemindeki gelişme Çimento Fabrikası’nın kurulmasıyla sağlanmıştır. 1956 yılında yerleşmenin kuzey doğusunda 270.750 m2’lik alan üzerinde Çimento Fabrikası kurulmuştur. Çimento Fabrikasının kurulmasıyla fabrikanın batısında 93.500 m2’lik bir alan kentleşmeye bağlı olarak gelişmiştir 1960-70 dönemindeki gelişme, Çimento Fabrikası ve Devlet Demir Yollarının etkisiyle arazinin rant değeri yükselmiş ve Aksaray’ın göç almasıyla kentleşmeye bağlı olarak 219.750 m2’lik bir tarım alanı yerleşmeye açılmıştır (şekil:1). 1970-80 döneminden itibaren merkezi kesimin güneyi gelişmeye başlamış, yerleşmenin güneyinde gevşek dokulu konutların yapılmasıyla 481.250m2’lik bir tarım alanı yerleşmeye açılmıştır. Bu hızlı kentleşmede göçlerin etkisi büyük olmuştur. 1980-1990 döneminde 217.000 m2, 1990-97 döneminde 191.000 m2’lik bir tarım alanı kentleşmeye bağlı olarak gelişmiştir. Mahallenin doğusunda kentleşmeyen bir tarım alanı bulunmaktadır. 2-NÜFUS ÖZELLİKLERİ Nüfus hareket halinde, her an ve durmadan değişen bir olaydır. Doğum, ölüm gibi olaylar neticesinde dünyada yaşayan insanların sayısı her an değiştiği azalıp çoğaldığı gibi bu insanların yeryüzündeki dağılışları da durmadan değişmektedir(Tanoğlu,A.,1969, s:97). Aksaray’da 1518 yılında 24 kişi, 1566’da 245 kişi olup, nüfusun tamamı gayri müslim nüfustur. 1866’da 1550 olan toplam nüfusun, 500’nü müslim nüfus oluşturmaktaydı. 1990 yılında 9550 ve 1997 yılında 11.605 kişiye yükselmiştir. 2.2-GÖÇ DURUMU Geniş manada göç, insanların sürekli veya geçici olarak bulunduğu mekanı değiştirmesiyle yaptığı olaydır (Tümertekin, E., 1994, s: 160). Aksaray Mahallesi’nde nüfusun değişmesine etki eden faktörlerin başında göç gelmektedir. Aksaray Mahallesi’nde 1940 yılından itibaren günümüze kadar etkili olan göçün sebepleri çeşitlidir. Devlet Demir Yolları ve Çimento Fabrikası’nın yerleşmenin, kuzey ve kuzeydoğusuna kurulmasıyla yerleşmenin gelişerek 1956 yılında mahalle statüsüne kavuşmasıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun kırsal kesimlerden göç ederek Elazığ’a geldiklerinde, kırsal yerleşmelerdeki geleneksel yaşam koşullarını Aksaray Mahallesinde daha uygun bulmalarından dolayı Aksaray Mahallesine yerleşmişlerdir. Ayrıca Aksaray Mahallesinde arazi fiyatlarının ve kira bedellerinin düşük olması, şehre 2 km olan yakınlığı gibi sebeplerden dolayı göç olgusu büyük boyutlarda gerçekleşmiştir. Yerleşmeye gelen insanlar değişik faktörlerden dolayı yerlerinden ayrılmaktadırlar. Kırsal alanda çoğalan nüfusla birlikte tarım alanlarının bölünmesi, bu alanların aşırı işlenmesiyle verimsizleşmesi, 1970’lı yıllardan itibaren makine gücünün tarıma girerek, insan gücünün yerini alması, Keban barajından dolayı zorunlu göçe tabi tutulan insanlardan topraklarını kaybedenlerin bir kısmı iş bulmak amacıyla Elazığ’a göç etmişlerdir ve bunların bir bölümü de Aksaray Mahallesi’ne yerleşmiştir.Her on beş aileden 2 kişi Almanya’ya işçi olarak göç etmiş bulunmaktadır. Dışarıda çalışan kişiler geride kalan ailelerine ekonomik bakımdan destek sağlamaktadırlar. Ekonomik durumu iyi olan yerli Aksaray halkı ya Elazığ’ın kent merkezinde yer alan mahallelerine yada İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin gibi büyük kentlere göç etmiş bulunmaktadırlar.Aksaray 1956 yılından önce bir kır yerleşmesi durumundaydı. Yerleşmenin etrafına Devlet Demir Yolları, Çimento Fabrikası ve İplik Fabrikası gibi tesislerin kurulmasıyla çevresindeki arazilerin rant değeri yükseldi. Bu sebeple Aksaray gelişerek mahalle durumuna geldi. Mahalle için 1966 yılında imar planı yapıldı. Ancak bu plan güneyindeki Miyadin ve Boztepe yamaçları için yapılmış ve Aksaray’ı doğu-batı yönünde ortasından geçen Şorşor Deresi güneyinde Boztepe ve Miyadin tepesi arasında kalan alanlar bağ, bahçe ve tarım alanları olarak değerlendirilmiştir (harita:1 ve 5). Ancak bu plana uyulmamıştır. Yerleşme 1988 yılına kadar plansız gelişimini sürdürmüştür. Bu durum yerleşmede plansız kentleşme, ulaşım, kanalizasyon, şehir şebeke suyu ve çevre kirliliği gibi çeşitli sorunları doğurmuştur. 3.1-Yerleşmenin Kuruluş ve Gelişimi Etkileyen Faktörler Elazığ Gar Müdürlüğü : Elazığ Gar Müdürlüğü ilk başta mahallenin gelişimini hızlandırmış, ancak 293.500 m2’lik bir alanın atıl duruma düşmesini sağlamıştır. Çimento Fabrikası: Çimento Fabrikasının yerleşmenin kuzeydoğusunda kurulması yörede verimli tarım alanlarını ortadan kaldırmış, özellikle mahallede ve kentte büyük bir hava kirliliği yaratmıştır. 1987 Şubat ve Mart aylarında şehir merkezinde yapılan ölçümlerde havadaki SO2 miktarı 905,7 μg/m3’e kadar çıktığı görülmüştür. Bu değerler oldukça yüksek bir SO2 gazı kirliliği sergilemektedir. 4-EKONOMİK ÖZELLİKLER Şehirlerin nüfus sahalarının genişliği şehir dahilinde büyük nüfus kitlelerinin barınması çevredeki irili ufaklı yerleşmelerle yakın ilişkiler kurabilmesi ve münasebetlerini devam ettirmesi, büyük ölçüde iktisadi bakımdan arz ettiği şartlara bağlıdır (Göney, S., 1984, s: 152). Aksaray Mahallesi, yerleşme tarihinin büyük bir bölümünde önemli bir tarım alanı olmuştur. Yetiştirilen tarım ürünleri arasında tahıllardan arpa, buğday, darı; endüstri bitkilerinden pamuk, bağ ve bahçelik en önemli etkinlikleri oluşturmaktadır. Günümüzde hektar başına alınan ürün miktarının düşmesinde kentleşme, Çimento Fabrikası’nın zararlı etkileri, açılan derin artezyenlerden dolayı kuruyan gür su kaynakları (Çatal Pınarı, Yamağ Pınarı ve Soğuk Su gibi) ve Şorşor Deresi’nin aşırı kirlenmesi etkilidir. Mahallede toplam 876 dönüm tarım arazisi bulunmaktadır. Şeker pancarı ve buğday ekim alanları geniş yer tutar. Ayrıca yerleşme de bağ-bahçe, sebze ve kavaklık alanları da vardır. Bahçe alanları içinde kayısı ve elma bahçeleri giderek önem kazanmaktadır. Dipsizgöl ve Şorşor Deresi sulamada tarım alanları açısından büyük bir önem taşımaktadır. SONUÇ VE ÖNERİLER Aksaray’da ilk yerleşme M.Ö.2000 yıllarına kadar dayanır. Doğal şartların elverişli olması Harput ve çevresinde çeşitli devletlerin hüküm sürmesine neden olmuştur. 1956 yılında Aksaray’a mahalle statüsünün verilmesiyle kentleşmenin etkisiyle verimli tarım alanlarının büyük bir bölümü yok olmuştur. Mahallenin 1956 yılından 1988 yılına kadar plansız gelişmesi beraberinde bazı problemleri de getirmiştir. Bunların başında gecekondulaşma gelir. Mahallenin güney kesiminde Boztepe eteklerinde bir gecekondu halkasının oluşmasında göçlerin etkisi büyüktür. Aksaray Mahallesi yoğun bir şekilde göç almaktadır. Göçle birlikte gelişen gecekondulaşma, eğitim seviyesinin düşüklüğü, sağlık problemlerinin artması ve işsizliğin de giderek artmasına sebep olmaktadır. Bu bakımdan yerleşmeye olan göçler, yetkililer tarafından en azından kontrol edilmelidir. Özellikle ekonomik durumu zayıf ailelerin yaşadığı eski tip konutların nemli, basık, güneş görmeyen evlerden oluşması, sokakların darlığı, konutlardaki pencerelerin küçük olması, alt yapı yetersizliği, su dağıtım şebekesinin eski olması ve verimsiz çalışması, Şorşor Deresi’nin bir kanala alınmadan akması, halkın çöplerini dereye atması; 16 Aksaray Mahallesi’nin Kuruluşu Gelişimi ve ... ayrıca Şorşor Deresi’ne şehrin kirli sularının karışması, yağış sebebiyle şehirden gelen suların bu derede toplanması, Çimento Fabrikası ve Devlet Demir Yollarının zararlı etkileri, hayvansal atıklar, çöpler, kanalizasyon boruların yetersiz oluşu ve fosseptik çukurların kalitesiz oluşu, Aksaray Mahallesinde görülen önemli çevresel sorunları oluşturmaktadır. Bu çevresel sorunlar iyileştirilmeli, derhal problem olmaktan çıkarılmalıdır. Bu problemler halledilmedikçe mahallede sağlık sorunları daha da artacaktır. Mahallede görülen ölümlerin, diğer mahallelere göre daha yüksek değer göstermesi bu çevresel sorunlara dayanmaktadır. Bunu bir örnekle açıklayacak olursak; 1998 yılı itibarıyla Ulukent sağlık ocağına 5225 hasta, Kızılay sağlık ocağına 5691 hasta, Cumhuriyet sağlık ocağına 6941 hasta, Feyzi Çakmak sağlık ocağına 6284 hasta ve Aksaray sağlık ocağına 8300 hasta gelmiştir. Elazığ’ın kenar mahallelerin hasta sayılarını karşılaştırdığımızda Aksaray Mahallesindeki hasta sayısı daha fazla olduğu görülmektedir. Mahalle nüfusun % 74’ü bir yıl içinde çeşitli hastalıklar geçirmektedirler. Çevresel kökenli hastalıkların Aksaray’da yüksek olması, Aksaray’da çevre kirliliğin yüksek olduğunu ortaya koymaktadır. Alınması gereken önemler arasında Çimento Fabrikası ve Devlet Demir Yollarının daha uygun bir yere taşınması gerekmektedir. Devlet Demir Yollarının güneye kaydırılmasıyla güneydeki kırsal yerleşmelerin ulaşım problemleri de çözüme kavuşmuş olacaktır. Çimento Fabrikası ve Devlet Demir Yollarınin buradan taşınmasıyla mahalle ile şehir arasındaki bütünlük sağlanacak ve yapılacak imar planlarına kolaylık getirecektir. Yerleşmede 4 cadde ve 68 sokak bulunmakta, sosyal tesislerden 1 sağlık ocağı, 1 polis karakolu, 4 ilköğretim okulu, 5 camii, temel ihtiyaçlara yönelik 50 iş yeri, 2320 konut bulunmaktadır. Konutların yapı malzemesinin büyük bir kısmında taş-toprak malzemenin kullanılmış olması, yapı malzemesi bakımından doğal çevreye bağlığı göstermektedir. Mahallede bulunan konutların büyük kısmı tek katlı ve eski konutlardır. Yapılacak konutların arazinin zemin özelliklerine göre kat sayıların arttırılmasıyla yerleşmenin yatay büyümesi engellenebilir, diğer yandan tarım alanlarının yok olmasının önüne geçilebilir, ayrıca gecekondu problemine çözüm getirilebilir. Kuzeyden, kentleşmeyle yok olan Elazığ Ovası üzerinde bulunan kentin büyük bir bölümünün atık suları ile güneyden Boztepe ve Miyadin tepelerinin sularını drene eden Şorşor Deresi, Aksaray, Kızılay, Gümüşkavak mahallelerinin tarımsal alanlarını sulamada yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Geniş bir akaçlama havzasına sahip olan bu dere ıslah edilmeli, kentin atık sularının akarsuya karışması önlenmelidir. Ayrıca kavak ve söğüt 17 F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2000 10 (2) ağaçlarıyla zengin bir bitki örtüsüne sahip olan akarsu vadisinin uygun yerlerine yapılacak dinlenme tesisleriyle çevresi önemli bir rekreasyon alanı durumuna getirilmelidir. KAYNAKLAR AKSIN, A., 1995, “Harput Şer’iye Sicilleri”, F.Ü. Sos. Bil. Enst (Yayınlanmamış Doktora Tezi) S. 6 ELAZIĞ. ALTUĞ, F., 1990, Çevre sorunları, Uludağ Üniversitesi Basımevi, No:41, BURSA ARSLAN, M., 1987, “Elazığ Çimento Fabrikası Çevresinde Düşen Tozların Çevre Kirliliğine Etkisi”, F.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), ELAZIĞ
Bugün 3 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!